Pers Ordusunda Kullanılan Silahlar Üzerine Bir İnceleme

Vankulu Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2021

Antik çağda savaşların galibiyet ya da mağlubiyetini belirleyen en önemli unsurlardan biri şüphesiz ki orduların etkin saldırı ve savunma silahlarına sahip olmalarıdır. Savaşlardaki galibiyet yalnızca sayıca üstünlüğün sonucu değildir. Galibiyete aynı zamanda taktiksel anlamda kıvrak bir zeka ve günün şartlarına uygun kuşatma, saldırı ve savunma silahlarının profesyonellikle kullanılması ile ulaşılabilmiştir. Bu çalışmada gerek antik Hellen ve Roma kaynakları gerekse arkeolojik verilerden edinilen bilgiler aracılığıyla Pers ordusunda kullanılan silahlar belirlenerek incelenmeye çalışılmıştır. Pers toplumunda, askerlik, soylu sınıfından köle sınıfına kadar zorunlu bir görev olarak benimsenmiştir. Başta antik Hellen yazarı Herodotos olmak üzere Strabon ve Ksenophon gibi yazarlar Pers çocuklarının küçük yaşlardan itibaren uzun ve zorlu eğitimlerden geçerek eğitildiğini bildirmektedir. Bu eğitimlerde özellikle ata binmek, ok atmak ve mızrak kullanmak gibi kişinin fiziksel açıdan kendini güçlendirdiği antrenmanlar öne çıkmaktadır. Zorlu süreçlerden sonra ordu içinde aktif görev alan Pers askerleri temelde ok, yay, kısa kılıç ve mızrak gibi hafif ancak hareket kabiliyetini kısıtlamayan silah ve teçhizatlarla donatılmışlardır. Egemenlik alanı geliştikçe gerek savaşla gerekse olağan süreç içerisinde karşılaştığı toplumlarla ilişkiler kuran Persler, bu toplumlara ait silah ve ekipmanlardan esinlenmiş ve bunları kendilerine uyarlayarak yeni formlar ortaya koymuşlardır. Akinakes, sagaris ve kopis gibi örneklendirebileceğimiz bu silahlar, Pers ordusundaki askeri birlikler tarafından uzun süreçler boyunca kullanılmıştır.

DergiPark (Istanbul University), 2020

Orta çağ silahları ve askeri sistemi üzerine hazırlanmış ve doktora tezi olan bu eser, İbrahim Duman tarafından hazırlanmıştır. Eser, Büyük Selçuklu Devleti'nin kısa sayılabilecek bir süreçte teşkilatlı ve planlı ilerlemesinin anlaşılması için hazırlanmıştır. Eserde Selçuklu Devleti'nin savaş aletleri, savunma ve kuşatma unsurları gibi pek çok konuya temas edilmiştir. Önsöz, kısaltmalar ve kaynaklar ile esere başlanılmıştır. Eserde faydalanılan silahlar, seramik, madeni ve nümizmatik eserler giriş kısmında aktarılmıştır. Büyük Selçuklu Devleti'nin askeri hayatı hakkında bilgi veren İslam kaynakları, genel tarihler, şehir ve bölge tarihleri, vakayinameler, seyahatnameler, savaş anlatan kaynaklar ve edebi kaynaklar verilmiş ve değerlendirilmiştir. Eser, eski Türklerdeki savaş aletlerinin tarihi, arkeolojik olarak bulunan verilerin konumu ve özellikleri, Asya Hunları, Avrupa Hunları, Göktürkler, Avarlar ve Uygurlar gibi kadim Türk devletlerinin silahları ve askeri düzenleri hakkında bilgiler verilmiştir. Erken dönemden itibaren Türk savaş aletleri üzerine yapılan arkeolojik kazılarda Çin, Rusya, Orta Asya, Polonya, Romanya, Altay Bölgesi, Sibirya ve Macaristan gibi ülkelerde bulunan çeşitli arkeolojik verilerden söz eden müellif, Selçuklu öncesindeki savaş aletlerini ve düzenini İslam öncesi Türk devletlerine kadar işlemiştir. İslami dönem hakkında verdiği bilgilere Hz. Peygamber dönemi ile başlayan yazar, İslam Devleti'nde kullanılan oklar, yaylar, mızrak, hançer, kısa saplı topuz gibi savaş aletlerinden bahsetmiştir. Dört Halife

11. Uluslararası Güncel Araştırmalarla Sosyal Bilimler Kongresi, 2019

Büyük Zaferin 100. Yılı Anısına Eğitim Bilimleri Ve Sosyal Bilimler Üzerine Değerlendirmeler Tarih , 2022

The Persian Empire, which is neighbor to the Middle East and Central Asia on the one hand due to its borders, had to have a strong army both to protect the lands it captured and to continue its expansionist policy. When the sources are examined, it is noteworthy that a small part of the Persian army was in the permanent (full-time) army consisting of professional soldiers, and the basis of this permanent army was soldiers of Persian origin. When we look at the army structure in Iran, the guards of the Persian king and the troops called the Immortals were assigned with this status. In this study, the data on the internal army, in other words, the supply of soldiers and the army equipment of the military forces outside the permanent army will be evaluated. On the other hand, the satraps, who were in the provincial system reorganized by the Persian King Darius I, controlled an army force consisting of both professional and local soldiers. Professional military units were supported by local military units recruited during the campaigns, and most of the new soldiers were given land by the Persian king in return for service obligations. We can evaluate the details of the practice, which we can call the timar system, primarily through the data we obtained from Southern Mesopotamia, albeit limited Egypt, and Western Anatolia, due to the greater number of written sources. It is understood that the aforementioned practice was carried out largely similarly throughout the Persian Empire. In addition, mercenaries were also used in the Persian army. Mercenaries could also serve in garrisons after the war. So the mercenaries who fought as long as they were paid must have actually seen it as a profession or a way of earning a living.

İslam tarihinde düzenli ordu sistemini kuran Hz. Ömer, İran Sasani ve Bizans İmparatorlukları hâkimiyetindeki alanlarda kısa sürede büyük fetihler gerçekleştirmiştir. Köklü mazi ve güçlü orduya sahip devletler karşısında İslam ordularının başarılı olmasında ordunun lojistik desteği ve kullanılan silah gücünün önemi büyüktür. Hz. Ömer döneminde ordunun sefer ve savaş zamanı her türlü ihtiyaçlarının karşılanması yolunda önemli adımlar atılmış ve bu hususta başarılar elde edilmiştir.

Sosyal ve Beşeri Bilimlerde Uluslararası Araştırmalar, 2022

2006

During the period of his prophethood, the Prophet Muhammad used different methods and tactics in the battlefields before and during the battle in order to get access to secret information about his enemy, and avoid any harm to be inflicted by his enemies. These tactics which can be regarded as ‘secret languages’ consist of passwords, flag, coded language, sings on the cloths, foot trace, call to prayer, proclaiming God’s greatness (takbir), salutation etc. Using these secret languages and sings he managed to overcome his enemies, to avoid the harm to be inflicted by them and to spread Islam in a vast region. This was a success which was unprecedented in history

Milli Savunma Üniversitesi Yayınları, 2024

In the study, the work of the senior officers of military Mahmut Şevket Pasha, published in H.1308/M.1890-91, titled Duplicate Fire Rifles will be examined, and “ some of my comrades-in-arms about repetitive firearms invented in the military field, which the author includes in the introduction of the work, will be examined. In line with the statement as I wish to provide and present information…”, it has been seen that detailed information is included on the types of repetitive firearms(fixed treasure rifles, rifles with treasures under the barel.etc.) the characteristics of these rifles and their usage patterns, in order to inform the members of the army about fire rifles. From this point of view, it will be tired to reveal the sensitivity of the army to inform the members of the army about firearms and the effort of the state in the trainning of firearms at a time when the army, to which an officer who had an important position in the Ottoman army was a member, was tried to be developed.